Suriye'de yaşanan olayların baş sorumlusu olarak gördüğü Beşar Esad için bizim Başbakan; “Ya Esad, men dakka duka!(eden bulur)” demişti.
Yani; “Halkına eziyet etmekten vazgeç ve demokratikleşme için gerekli adımları at;
sonra karışmam” demeye getirmişti.
Zaten ABD'nin de kafasını kızdırıyor uzun zamandır bu Beşar.
ABD neye kızarsa bizimkiler de ona kızar öteden beri.
Neyse, asıl konumuz bu değil.
Bizi ilgilendiren şey, şu son günlerin ünlü Arap sözü “men dakka duka.”
Bizim dinci kesim bu sözü çok sık kullanırlar.
“Etme bulma dünyası” anlamına gelir.
Tam da Başbakan'ın bu sözü söylemesinin ardından sanki kendisi de ettiğini bulmuş gibi oldu.
Ya da ektiğini biçmiş gibi…
Devletin kurumları birbirlerine savaş açtı…
Varın siz devletin kurumları arasında savaş var deyin…
Başkası iktidar-cemaat savaşı desin.
Öteki emniyet-mit savaşı desin…
Ortada bir çatışma olduğu gerçek.
Daha düne kadar özel yetkili savcıların; devletin her kademesinde görev yapanları, bilim adamlarını, gazetecileri adliyeye davet ederken, yargının işine karışılmaması gerektiğini dile getirenler, birden yargının yaptıklarını izah edemediklerini söyleyiverdiler.
Aslına bakarsanız, bizler de aylardır izah edemiyorduk zaten yaşananları sayın yetkililer!
Yayımlanmamış kitap için tutuklama kararı verilirken aklımız bir şey almıyordu…
Gazeteciler içeri girerken izahtan uzaktık…
Ordunun komuta kademesi bir bir tutuklanırken aklımız yine ermiyordu…
Neyle suçlandığını bilmeyen bilim adamları içeri girerken yine izah yoktu ortada…
Devletin savcısı sorgulanıp gözaltına alınırken yine izahtan yoksunduk…
Sizler, sıra başkalarına gelince “Neler oluyor?” dediniz.
İşte buna “Men dakka duka.” denir.
Bu sözleri daha çok duyacağız gibi görünüyor.
Zaten şu yalan dünya dakka duka dünyası değil mi?
Hele bir iktidardan uzaklaşın; asıl o zaman seyreyleyin gümbürtüyü.
Daha neleri yaşayarak göreceğiz kim bilir.
Bu kadar masum insanın âhı nasıl çıkacak dersiniz?
Etme bulma dünyası.
Bu çatışma nereye kadar gider?
0 yorum:
Yorum Gönder