Kırşehir ile ilgili en son haberler, videolar ve fotoğrafları bulabileceğiniz Kırşehir Arena Gazetesi'nin resmi blog sitesi.
4 Şubat 2012 Cumartesi
KIRŞEHİR ARENA-SONER DEMİRBAŞ-YERELDE ve GENELDE CHP
Geçtiğimiz hafta NTV'de katıldığı bir programda soruları yanıtlayan CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdoğan Toprak, "CHP 3 gün arayla iki kurultay mı yapacak" sorusuna "Umut ederim yapmaz" yanıtını verirken, 362 delegenin tüzükteki değişiklik taleplerinin 9 maddeyle sınırlı olduğunu belirterek, kendilerinin tüzükte yer alan tüm maddeleri masaya yatırıp, 87 maddede de değişiklikler yapmak istediklerini vurguladı.
Olağanüstü tüzük kurultayı için imza veren 362 delegeye seslenen Toprak,"İki yıl önceki yaptıkları tüzükteki hataları gördüler ve bugün bunun toplanmasını istiyorlar. O arkadaşlarımız deneyimlerini gelir, bizim tüzük komisyonunda katılır verilerse, biz yeni yapacağımız tüzükte bundan sonra hata istemiyoruz" dedi.
Aslında herkesin aynı şeyi istediğini savunan Toprak, "O arkadaşlarımızın taleplerine baktığımda, bizim de istediğimiz talepler onlar. Ama Sayın Kılıçdaroğlu'nun toplamak istediği kurultayda 9 maddeye sıkıştırmak yerine daha kapsamlı bir tüzük yapmak. 9 maddeyi yaparsak, tekrar kurultay toplamak zorunda kalacağız, ikinci bir maliyet, ikinci bir enerji kaybı olacak. Bunun yerine bir kere yapalım, tamamen bunun gündemden çıkartalım" diye konuştu.
Vatandaşlar CHP'yi kurultaylar partisi olarak görmeye alışmışsa da artık partililer bunca sık kurultay yapılmasından sıkılmış gibi!
Tüm maddelerde demokratik, tüm hakları örgütüyle paylaşan bir tüzük gelirse yani hem partiyi hem de ülkeyi yarınlara taşıyacak programları içeren bir anayasa yapılırsa parti içi çekişmeler de bir yana bırakılıp iktidar mücadelesi verilebilir.
Köşedaşımız Haşmet Deniz, geçen haftaki yazısında “Yine mi kurultay?” başlığıyla bir yazı yazarak konuyu hem genel, hem de yerel anlamda irdelemişti. Deniz, demokratik yönetim anlayışının olmazsa olmazlarından olan kurultayları tahlil ederken hem genelde hem de yerelde yıllardır partiyi yönlendirenlerin pılısını pırtısını toplayıp, köşelerine çekilmelerinin zamanın geldiğini, CHP'yi artık gençlerin bir yerlere taşımasının zamanının geldiğini, mevcut yöneticilerin söylemlerinin vatandaş tarafından (hatta partililer tarafından) anlaşılmadığını, artık belli bir birikimi olanların söz sahibi olması gerektiğini söylemiş ve bunlar yapılmazsa kaybedenin de yine CHP olacağını yazmış ve bir tartışma başlatmıştı.
Mevcut yöneticiler bu söylenenleri-yazılanları okudular mı bilinmez ama şu an delege tespitiyle ilgilendikleri kulislerde konuşulanlar arasında.
Cumhuriyet gazetesi yazarı Hikmet Çetinkaya, 3 Şubat 2012 tarihinde Politika Günlüğü adlı köşesinde “CHP'nin Sorunu…” başlıklı bir yazı yazarak konuya eğilmişti. Adı geçen yazıdan kısa bir alıntı yapalım:
“Kemal Kılıçdaroğlu'nun CHP'de masaya yumruğunu vuramamasının nedeni alçakgönüllü bir yapıya sahip olmasından kaynaklanıyor.
Partiyi 'Yeniçeri Ocağı' sanan sözde Atatürkçü, aslında kaba milliyetçi kimi milletvekilleri, önseçimi kazanamayanlar, yönetimden dışlananlar, milletvekili seçilemeyenler başına buyruk hareket ediyor.
Basın toplantısını düzenleyenlere, Meclis bahçesinde yürüyenlere bir bakın kimler olduğunu göreceksiniz.
Sosyal demokrasinin ne olduğunun bilincinde olmayan CHP'lilerin pek çoğu, 'ideoloji eksenli' değil, 'benim adamım-senin adamın' eksenli bir mücadelenin içinde…”
Sonucu hep birlikte göreceğiz!
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder